Geçtiğimiz Pazartesi günü, Apple “Unleashed” etkinliğinde yeni Mac Book Pro’yu tanıttı. Bu bilgisayar, hız ve enerji verimliliği açısından piyasadaki en iyi bilgisayardan sekiz kat daha iyi.
Yeni Mac Book Pro’ların rakiplerinden çok çok daha iyi olmasını sağlayan şey ise, Apple’nin uzun süredir geliştirmekte olduğu kendi ARM işlemcisi.
Ve bu işlemci, geçtiğimiz Pazartesi günü sessiz sedasız bir devrimi başlattı.
Apple, geçtiğimiz yıla kadar, bilgisayarlarda Intel işlemci, diğer ürünlerde de ARM işlemci kullanıyordu. Artık tek bir işlemci kullanıyorlar: ARM
Ve bu, Intel ile başlayacak ve birçok firmayı oyun dışına fırlatacak yıkıcı bir fırtınanın ilk habercisi.
Intel, elbette sadece Apple’ye işlemci sağlamıyor. Hatta, sadece Apple’ın bilgisayar pazarındaki nispeten küçük payı göz önüne alınarak, bu olayın Intel için fazla yıkıcı olmayacağı söylenebilir.
Apple, 2020’de küresel PC sevkiyatlarının yüzde 7,6’sına sahipken, Lenovo (yüzde 24), HP (yüzde 22,4) ve Dell Technologies (yüzde 16,6) gibi paylara sahip, ve hepsinin işlemcisi Intel.
Fakat Apple, bilgisayar piyasasında kartları yeniden dağıttı. Artık tüketici, çok daha hızlı, ısınma sorunu olmayan, uzun şarj ömrü olan bilgisayarların var olduğunu biliyor.
Dolayısıyla diğer PC ve dizüstü bilgisayar satan firmalarının da teknolojilerini bu noktaya getirmesi beklenecek. Üstelik konu sadece PC yada dizüstüler de değil, server’ler için de aynı beklentiler gündeme gelecek.
Burada ki en önemli sorunsa şu:
Apple kendi işletim sistemini ve ARM’yi bir araya getirmek için önemli bir AR-Ge yaptı ve bunun için önemli bir zaman ayırdı. Diğer bilgisayar firmalarının işletim sistemi ise Windows(hatta Windows ve Intel arasındaki yakın ilişki yüzünden WinTel olarak bilinir) ve bildiğimiz kadarıyla Windows’un ARM işlemciye uyum sağlaması için kat etmesi gereken çok yol var.
Peki ne olacak?
Ya Apple tercih etmeyen herkes Linux kullanmaya başlayacak, ya Microsoft Windows işletim sistemini ARM’ye uygun hale getirmeyi başaracak, ya da firmalar ARM’ye uygun kendi işletim sistemlerini yazmaya başlayacaklar.
Tüm bu olasılıklar serverler için de geçerli olacak.
Bu arada Microsoft ile ilgili şunu da söylemeden geçmemek gerekiyor; Microsoft’un, kendi bilgisayarı için AMD ile birlikte Arm işlemci geliştirdiği söylentileri mevcut.
Henüz doğrulanmamış olmakla birlikte, böyle bir şeyin olamayacağına hükmetmek de pek mümkün değil.
Zira Microsoft’u tanıyoruz. Pekala “Apple’nin rakibi benim, herkes benim bilgisayarımı alsın” diyebilir ve Windows’u körelterek diğer pc firmalarını oyundan dışarı atabilir. Ne olacağını göreceğiz.
Bir dördüncü seçenek ise çok daha romantik: Belki de Intel, CEO’su Pat Gelsinger’in dediği gibi “Apple’nin yapabileceğinden daha iyi bir çip yaratır” ve kahraman olur. Böylece pazar daralmaz, diğer PC üreticileri oyunda kalmaya devam ederler.
Sözün özü, 1990’lı yıllarda x86 platformlar sunucular için tercih edilir olmuşlardı. Bunun en büyük sebebi ucuz olmaları ve kolay bulunabilmeleriydi. 2020’li yıllarda benzer bir şey ARM işlemciler için gerçekleşecek gibi görünüyor.
Önümüzdeki yıllarda sunucu piyasasında daha fazla ARM işlemcili sunucular göreceğiz. Çünkü, enerji ihtiyacının az olması ve daha küçük bir form faktör üzerinde daha yüksek hızlar sunuyor olması, ARM işlemcileri veri merkezlerinin en ciddi sorunlarına çözüm oluşturuyor.
Açıkça söylemek gerekirse, olması en muhtemel şey: yakın gelecekte Intel’in terkedileceği. Gelişmeler hepimiz için önemli olacak…
Leave a Reply